Afgespeeld
-
Erzurum’un elektriği, okulu ve yolu olmayan bir dağ köyünde, 9 çocuklu bir ailede doğdu. İlk ve ortaokulu teyze, amca ve halalarının yanında okudu. Babası yıllar boyunca onu köyden çıkarmak için 8 kilometre boyunca karların içinde sırtında taşıdı. Kurt sürüsünün içinde kaldılar, yollarda birçok tehlike atlattılar. Onun tek amacı okumaktı. Ortaokul ikinci sınıfta çalışmaya başladı. Okuma hayatı boyunca hiç bırakmadan ayakkabı boyacılığı, bulaşıkçılık, inşaatçılık ve fırıncılık yaptı. Ortaokulu ve liseyi birincilikle bitirdi. Üniversitede okurken 100 gecesini tren garının banklarında geçirdi. Şiirlerini burada yazdı. 1990 yılında Türkiye Diyanet Vakfı N'at-ı Şerif Büyük Ödülünü kazandıran ‘Yağmur’ şiirini yazdı. 2001 yılında profesör oldu, danışmanlık şirketi kurdu. Sermaye Piyasası Kurulu üyesi ve Merkez Bankası Meclis Üyesi olarak görev yaptı. Şiir yazmayı hiç bırakmadan... Nurullah Genç, bir roman tadındaki hayat tecrübesiyle ‘Doğduğum Ev’de konuğumuz oldu.
Röportajı gerçekleştiren; Nuriye Çakmak Çelik -
Kendi tabiriyle bir zamane dervişi Mim Kemal Öke. Bir dedesi Atatürk’ün ünlü doktoru, diğer dedesi ise Demokrat Parti’nin kurucularından. Kalburüstü bir ailenin içinde, Nişantaşı’nda doğup büyüyen Mim Kemal Öke, evini ve ‘hiçbir güzel anım yok’ dediği çocukluğunu anlattı bizlere. Robert Kolej’in ardından gittiği Cambridge Üniversitesinde bir papazın sayesinde namaza başlayışı, Birleşmiş Milletlerde diplomatlık günleri, Türkiye’nin en genç profesörü olarak ülkeye dönüşü, 28 Şubat’ta Boğaziçi Üniversitesinde yaşadığı dışlanma ve para kazanmak için yaptığı TV programları... Tüm bunların dışında önce hayati bir ameliyat geçiren oğlu ve ‘dünyaya onun için gelmişim’ dediği down sendromlu kızı Nazlı. Göz kamaştıran başarılar ve ağır sınanmalarla dolu bilgece bir hayat onunki. Kendi dilinden Mim Kemal Öke, Doğduğum Ev’de.
Röportajı gerçekleştiren; Nuriye Çakmak Çelik